Ali Ramiteni kuddise sırruhû Buhara yakınlarındaki Ramiten kasabasında doğdu. Doğum tarihi bilinmemektedir. Ancak 130 yıl yaşadığı rivayetinden yola çıkılarak Hicri altıncı - Miladi 12'nci asrın sonlarında dünyaya geldiği söylenebilir. Ahmet Yesevi Hazretleri ve Seyyid Ahmed Ata hazretleri ile görüşmek, Alaüddevle-i Simnani hazretleri ile mektuplaşmak kendisine nasip olmuştur. Allah Teâlâ bu büyük zata bereketli bir ömür ihsan etmiştir.

Küçük yaştan itibaren ilim tahsiline başladı. Akıl ve zekasının parlaklığı sebebiyle kısa zamanda ilim yolunda ilerledi. Dini ilimlerde derin bilgi sahibi oldu. Şeyhi Mahmut İncir Fağnevi hazretlerinin himmeti ile mana yönüyle üstün makamlara ve manevi fetihlere kavuştu. Ondan manevi yönden çok üstün makamlar elde etti, mürşid-i kamillik derecesine kavuştu. Böylece altın silsiledeki yerini aldı.

İbadet ve derslerden sonra helal lokma kazanmak için dokumacılık yapardı. Bu sebeple kendisine dokumacıların şeyhi manasında “Pir-i Nessac” denildi. Azizan ismiyle şöhret buldu. İki aziz manasına gelen bu lakabı almasının büyük bir kerametinden kaynaklandığı nakledilir. Şöyle ki Hacegan - Nakşibendî büyüklerine misafirlerine ikramda bulunmaya azami özen gösterirler. Bir seferinde Ali Ramiteni kuddise sırruhû, ziyaretçilerine ikram edecek bir şey olmadığı için çok müteessir olur. Tam bu esnada bir genç elinde yemekle çıka gelir. Ali Ramiteni hazretleri misafirlerine ikramda bulunabilmekten o kadar memnun olur ki, bu gence dileğini sorar. Genç, “Sizin gibi olmak istiyorum buyurur”. Ali Ramiteni kuddise sırruhu duasıyla büyük velideki güzel haller bu gence de nasip olur. Böylece büyük ikramlara hem sahip olduğu hem de bir başkasına ikram edilmesine vesile olduğu için Ali Ramiteni hazretlerine iki aziz manasında azizan denir.

Ali Ramiteni kuddise sırruhûya göre tasavvufun hedefi ilahi muhabbettir. Allah Teâlâ'nın rızasını kazanmak ve Allah Teâlâ'yı candan sevmek tüm hal ve hareketlerin aslıdır. Muhabbetin şartı ise muvafakattir. Hazreti Peygamber sallallahu aleyhi vesellemi sevdiğini iddia eden kişinin sünnet-i seniyyeye uyması gerekir. Seven sevdiğine tabi olmalıdır. Bu husus üzerinde çok duran Ali Ramiteni hazretleri insanlara unuttukları sünnetleri hatırlatmasıyla meşhur olmuştur. İmanı kemale erdirmeyi, tövbede samimiyeti, ilahi muhabbeti gerçekleştirmeyi, Allah Resulü sallallahu aleyhi veselleme tam bir ittibayı şart koşan Ali Ramiteni Hazretleri, amele güvenmeyi ise asla makbul saymazdı. Amele bağlanmayı ve güzelce amel edilmesini isterdi. Ancak kişinin kendini de amelini de noksan bilmesini ve noksanlıktan ilhamla daha çok amele sarılmasını tavsiye ederdi.

Ali Ramiteni kuddise sırrıhû çok büyük bir mürşid-i kamildi. Onun yolundan gidenlere “Azizan” ismi verildi. Bir rivayete göre Hicri 721 - Miladi 1321 tarihinde ahirete irtihal etti. Altın silsile ondan sonra Muhammed Baba Semmasi kuddise sırrıhû ile devam etti.